Musiki Cemiyeti
Musiki'ye Gönülden Bağlananların İnternet Mecmuası

Igorrr – Spirituality and Distortion

Igorrr - Spirituality and Distortion incelemesi | Musiki Cemiyeti

Igorrr – Spirituality and Distortion incelemesi | Merhabalar öncelikle.

“It was around 2004–2005 when I had several groups. Whenever I had an idea or a composition, I had to consult with other people to know if it was good, not good, etc… and it annoyed me a bit. I wanted to have something for myself where I would be the only person to make that kind of decision. I was looking for a specific style of music, but I could not find what I wanted because it did not exist. The goal was that I wanted to have a CD, put it in the player and hear exactly what I wanted to hear.”

Yeni bir şeyler duymak sizi ne derecede heyecanlandırır? Peki bu “yeni bir şeyler” sevdiğiniz grubun yeni albümü mü yoksa daha önce dinlediğiniz hiçbir şeye benzemeyen yeni bir tarz mı? Sanırım herkes daha önce duyduğu şeylerden daha iyisini duymak konusunda hemfikir olacaktır. Serre yukarıda da belirttiği gibi sadece kendisinin istediği bir şeyler yapmak üzere yola çıkmış Fransız bir manyak. Serre 2019 yılını sallayan Cattle Decapitation albümü olan Death Atlas‘ın prodüksiyonunda yer almış birisi mesela. Öxxö Xööx projelerinde yer almış Thy Catafalque albümlerinde ter dökmüş bir adam ama bunların hiçbirisi bu yıl yaptığı manyaklığın önüne geçemez kanısındayım. Yeri gelmişken Thy Catafalque’ın bu sene çıkan Naiv albüm incelemesini buradan okuyabilirsiniz.

Bir isme ne kadar dikkatli bakılırsa o kadar dikkatli bakıyorum çünkü son yıllarda beni en çok heveslendiren en çok hazza ulaştıran melodiler demeti bu isimden çıktı. Hayatımın her evresinde hangi konu olursa olsun her zaman çeşitliliğin zenginlik ve doyum getireceğini, ideale ulaşmak içinse ilk şartın çeşitlilik olduğunu vurguladım. Zaman zaman bu beni çok yordu ama kısa süreli tekdüzelikle ile yine kendimi şarj etmesini başardım. İki gün önce bu albümle ilk tanıştığımda aklımdan geçen tek şey; bana hissettirdiklerini not etme isteği oldu. Hemen her tarzı dinleyebilen kulaklarım, bu tarzların bir çok kaleminin bir arada bir potada mükemmele yakın oranda harman edildiğini duyunca mutluluktan kızardı diyebilirim.

Şöyle düşünelim, bir resim çiziyorsunuz fotoğrafa yakın bir resim ya da bir fotoğraf çekiyorsunuz ama üç boyutlu. Peki içinden çizdiğiniz portrenin kafasını uzattığı bir resim çizebilir miydiniz? ya da çektiğiniz fotoğraf size içinde barındırdığı manzaranın kokusunu sunabilir mi? Igorr benim için bunu başarıyor. Igorrr ne mi yapıyor? Igorrr doğada bulunan ve ses çıkaran her şeyin bir denklem ile sıraya sokulduğunda ortaya neler çıkabileceğini suratımıza fırlatıyor. Tavuk sesi, kuzu melemesi, barok yaylıları, birlikte asla haz vermez denilen türler vs. Igorrr elindeki baharatı bir çok kişiye göre çöp yığını olan alanlara serpip ortaya mükemmel bir yemek çıkarıyor. Siz buna ister avant-garde deyin ister extreme. Benim için bunun adı sanattır. Ama içerdiği tarzlar; Teknik Death, Black Metal, Synth pop, elektronik punk, arabesk, folk, breakcore, trip hop…

Serre bir önceki albümde cayır cayır teknik death metal altyapısına balkan halayları, tavuk sesi, barok dönemi andıran piyano geçişleri ve yaylılar eklemiş ve bunları müthiş tenor kadın vokalleri ile süslemiş. Bu albümde ise coğrafya daha da genişleyip işin içine ut gibi sitar gibi otantik çalgılar eklenmiş ve bir önceki lirik havayı hale daha da lirik bir hale getirmiş. Yani hem kaos hem de melodi duymak isteyen herkese hitap etmeyi başarmış. Spiritualty and Distortion‘dan bir önceki albüm olan Savage Sinusoid‘e bazı öğeler dışında hiç benzemiyor. İlk albümde baskın öğeler Teknik Death ve Breakcore iken bu albümde her şeyden daha dengeli kullanılmaya çalışılmış ama bu kez teknik death metalden ziyade Black Metal riffleri ile karşılaşıyoruz, hatta bir ara Power Metal bile bulabiliyorsunuz.

Igorrr

Breakcore ile mantara bağlamışken bir anda sizi alıp Kuzey Afrika çölüne bırakabiliyor ya da Arabistan’a kadar götürüp kafanızda ut kırabiliyor. Albümde görev alan sayısız isim enstrüman -kısacası her şey- Serre’nin süzgecinden geçmiş ve ortaya Balkan, Ortadoğu, Kuzey Avrupa kültürlerinin tarifi neredeyse imkansız bir karışımı çıkmış durumda. Bütün enstrümanlar virtüözlük seviyesinde çalındığı bütün vokallerin arşa çıktığı Spiritually And Distortion 2020 yılının tartışmasız şimdiden en önemli olayıdır.En önemli diyorum çünkü geri kalan süreçte buna benzer bir iş çıkmayacağı kanısındayım. Ayrıca bu albümün kesinlikle göz ardı edilmemesi gerektiğini düşünüyorum.

100%
Eşsiz

Dinlediğim en evrensel iş.

  • Albüm Notu

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept