Kaliteli gitar işçiliği
- Albüm Notu
İrlandalı Progressive Metal grubu Sandstone’un gitaristi Stevie McLaughlin’in, Nisan ayında Toy Empires adını taşıyan ilk solo albümü Limb Music etiketiyle çıktı. 10 şarkıdan oluşan albüm 63 dakikalık bir progresif metal/hard rock tecrübesi sunuyor.
Sandstone grubunu ilk kez duyanlar için grubun 2003 yılında kurulduğunu ve şimdiye kadar dört albüm piyasaya sürdüklerini söyleyelim. Judas Priest’in eski vokalisti Tim Ripper Owens ile birlikte iki kere Avrupa turnesi yapan grubun müzisyenleri ayrıca Ripper’ın solo projesi için de Avrupa turne grubu olarak görev almakta. Piyasadaki bir çok progresif metal grubundan farklı olarak Dream Theater esinlenmelerinden ve artık klon gibi her progresif grupta duymaktan sıkıldığımız klasik hareketlerden uzak, Pagan’s Mind grubundan etkiler duyabileceğiniz bir müzi yapmaktalar. Grup, progresif öğeleri kendine has bir şekilde yorumlayan grup, bize klişelerden arınmış bir müzik ziyafeti sunuyor.
Grubun bestecisi ve gitaristi Stevie McLaughlin, kendi solo albümünde de, Sandstone tarzına paralel olarak hard rock-aor-progressive metal sound’unu kendine özgü bir şekilde harmanlıyor. Solo albümünde sadece besteleri yapıp ve gitar kayıtları ile yetinmeyen McLaughlin, albümün prodüktörlüğünden, albüm kapağına, vokallerden davullara kadar her şeyi kendi elinden çıkarmış. Albümün açılış parçası Between Life & Death albüm için çok iyi bir açılış şarkısı. Hareketli, gaz epik bir progressive metal girişi olan şarkı, intronun ardından AOR’a dönüyor. Albümün ikinci şarkısı ise bir ballad olan Shadows Alone. Şarkı kesinlikle albümün ortalarında olmalıymış çünkü hızlı başlayan albümde birden ikinci şarkıda tempo düşmesine yol açmış. Piyano ezgileriyle başlayan şarkı akılda kalıcı melodileriyle albümün öne çıkan parçalarından. Albümün ilgi çekici diğer şarkıları ise dinledikten sonra nakaratı aklınıza takılacak olan depresif parça Straw Men, albüme adını veren agresif, inişli çıkışlı parça Toy Empires ve kapanışı çok güzel bir şekilde yapan, özellikle şarkının ruhunu tam anlatan clean gitar melodileri ile gelecek kuşaklara bırakacağımız dünyayı tüm açıklığı ile dile getiren şarkı Memories of Eden.
Albümün tek zayıf noktası vokaller gibi görünüyor. Kesinlikle kötü bir vokal duymuyorsunuz ancak, her şarkıda aynı tarzda olması ile bir tek düzelik söz konusu. Kendisi de aslında vokal konusunda iddialı olmadığını belirtse de daha deneyimli biri ile çalışmış olsaydı bu albüm çok daha farklı bir yerde olurdu diye düşünmeden edemiyoruz. Bununla birlikte, albümün geneli ağır bir atmosfere sahip ve hazmı biraz zor. Araya iki-üç tane kısmen daha hareketli şarkı eklenmiş olmasını da tercih ederdim.
Temiz ve iyi bir prodüksiyon, çok iyi bir gitar işçiliği, karanlık riffler, akılda kalıcı melodilerle progressive rock/metal ve hard rock severlerin beğeniyle dinleyeceği bir albüm diyebilir, bir kulak verin derim. Albümün tamamına Spotify’dan ulaşabilirsiniz.